19/12/2010

İnsan besilik bir hayvan olsaydı...


Sual:
İnsan besilik bir hayvan olsaydı...kaç yaşında kesilmesi gerekirdi? Mesela inek, tavuk ve benzeri hayvanların, tam et tutmadan kesilmesi de, daha da büyüsün derken iyice kartlaşması da istenmez, ortalama bi kesilme yaşı vardır. İnsanda bu kaç olmalı?

Cevap:

bence 3-5 arası kesilmesi lazım. iyi beslenirse 30 kilo et alınabilir. 18 yaşına gelmesi için bunun 6 katı masraf yapılması gerekir ama 180 kilo et alınamaz, (alınsa da çoğu yağ olur) dolayısıyla kâr marjı düşer. üstelik hem kart olur, hem zeki yaratık olduğundan kaçma, açlık grevi yapma, yan kafesteki kıza aşık olma, diğer sosyal ihtiyaç kaprisleri gibi vakaların ortaya çıkması engellenir.

üreme için de bir kısmı damızlık bırakılır, tüp bebek yöntemiyle gebe bırakılır kadınlar ki genelde üçüz,beşiz oluyor bu yöntemle hızlı üremiş olurlar. bebekler 7 aylıkken sezeryanla alınır bu da üretimi hızlandırır. sperm bankası kurup yeterli sperm stoğu oluşturunca damızlık erkeğe gerek kalmaz, bu da masrafı azaltır. damızlık kadınlar da doğurganlıkları geçtikten sonra diğer insanlara yem diye verilebilir piyasaya kart et sürülmek istenmiyorsa.

Ref: http://sites.eksiduyuru.com/anket/poll.php?id=4016

30/11/2010

Happy

would you define yourself as a happy person?*
think hard about the answer.

26/09/2010

cure for procrastination

there are 5 easy steps to prevent procrastination :
1- first off, start imagining ....

.
.
.
.


mauhauahuahauhuauauhaah....bullshit! there are no fucking easy steps to prevent procrastination you douchebags! (well, if you were searching for such on google)...whoever writes these kinda articles just commits huge sins of douchebaggery!
you wanna prevent procrastination? yeshh (in scottish accent)?

solution: no pain no gain!



wtf did you think? magical pink unicorns will circle over your head and sprinkle anti-procrastination dust? huh?

first off, dear sufferer from procrastination, there is a reason why your brain tries to procrastinate. simple, it is smth you dont wanna do, a unpleasant activity (yes, studying, doing programming projects etc.)

i didnt find a way to cure it but there is a well known method to ease the pain caused by procrastination: sit and do your thing (studying for example, that damn thing) outside of your home. isolated places will just do (like ultra silent reading room in your university).  but we are not done yet. secondly, you WILL have to sit for some time (½-1 hour for mortals) in that space thinking about other awesome activities (playing guitar hero when drunk or boning your girlfriend, for example...fuck! this just  made me to procrastinate even more!)...anyhoo...after that purgatory period you will be focused on doing your thing. why? because you are isolated from that *evil* activities and the damn brain will try to do smth else than imagining and actually do some work!

there is also another method suggested by one of my friends: "magnifying the pressure"

you have a project, paper or some other damn academic shit to do at hand and the deadline is, say, after 2 weeks...try to imagine the deadline is after 2 days instead. also it will help to think that there are bloodthirsty soviet officers outside the room waiting for you to fuck up...
my friend claims this is the way to go...however this method is destined to fail in my humble fucking opinion since you cant really create and believe an alternative reality (well, unless you are on LSD)

also stop reading this article! go back to work you sloth bitch!

08/09/2010

Them Bastards!

"People who get up early in the morning cause war, death and famine."*
-Banksy


*Sabah erken kalkan insanlar savaş, ölüm ve kıtlığa sebep olurlar.
-Banksy

29/06/2010

Kizlar Hakkinda

evvela (prolog)

ben bir essegim! 

shrek-the-halls-sad-donkey.jpg (374×350)


2 hafta falan once barda yaptigim asrin essekligini burada anlatayim, belki saman verirsiniz beslemek icin:

barda birkac mököf (trakyaca buyukbas hayvan demek, singular, noun) arkadas ile iciyoruz...kiz kestik, fail...akabinde langirt oynadik...sanki daha once langirt gormemis ayilar gibi de bagiriyoruz...top bir ara hareketsiz kaldi. langirt masasini 'hafif' kaldirma hareketi ile topu kurtardim ama masa uzerindeki cepte duran bir bira yere dustu, kirildi falan, ben de bagiriyorum "oolm insan gibi oynayin sunu diye" (sucu baskasinin uzerine atma cabalari)...neyse dedim bir sigara yakayim, zaten kodumun alkolu yuzunden uykum da gelmeye baslamis...
"lan eve gitsem ne yerim simdi beaa" diye de acligin beynime vurmaya basladigi anlar...fakat...sigara bit! (murphy kanunlari)...tam gotumu dondum cikicam bardan, kizin biri bana kadeh kaldiriyor (bira bardagi aslinda)..."yok yæævrim elimde bardak bisi" hareketi yaptim...birkac nanosaniyelik konusma sonrasinda hatun kisini tanidim... orada olmayan mokoflerden birinin beraber oldugunu (burada sansur var) beynim algiladi. kizi 1-2 kere falan gormuslugum var o kadar, "meraba meraba" bile yok. kiz sarhos da degil. amacsizca killandim, paranoylara suruklendim, komplo teorileri urettim (ah uretmez olaydim! gelicez oraya)..."bira ic"," dans edelim" (the dude'in ellerinden tutulmasi & the dude'un -10 derecelerdeki vucut isisi), "bira icmezsen shot ic" gibi benim icin fantastik sayilabilecek sinyaller geldi kizdan. bi sik icmedim, dans da etmedim. orada en assaa bir 10 dakika oyle mal mal dikildim kizin yaninda...zaten ortamda volum var, alkol da duyma yetimi follos etmis; kizin agzindan cikan herseye "he, hø, mee, møø" gibi okuzce seslerle karsilik veriyorum...muthis (!) bir diyalog donuyor yani...sonra bastim gittim eve.

homer-simpson-5.jpg (300×308)


sabaha karsi tam yaticam, duvara bon bon homer simpson gibi baktim. "lan laaan! ne yaptin bre okuz! ne bok yedin sen! allaaan esseeegiii! yuh" gibi haykirislarla neredeyse hickiriklara bogulacaktim ki, "meeeh" diyerekten guzz guzz diye zibardim. essekler kovalasaydi keske...ama keske iste. allaan mali. go fak yorself!

ucun biri





oturdugum yurtta her katta musterek bir mutfak var...iste kat sakinleri yiyior, iciyor, kusuyor falan burada. gecen persembe gece 11-12 sulari...birdenbire deli acikmisim...dedim firina patates atayim yanina da bol sarimsakli cacik yaparim...baktim mutfakta ahalinin bir kismi iciyor..."oooi dude, we're boozing! care to join?" tarzi bir request geldi..."eheheh ayipsiniz oolm, ben dunden raziyim assahsggasajsjk" seklinde cok kibarca kabul ettim tabii. hemen patatesciklerimi firina attim (the dude'un temel besin maddesi, zamaninin %80inde bunu yer, bazan saman da yer)...caciga girisecektim ki "eeeh sikerler. patatesler olana kadar bir iki bira cakip kendime gelirim" dedim...her ac insana alkol vediginizde olanlar seyler oldu...alkol hizla cortex'e ulasti ve ben leyla oldum...daha tas catlasin 5-10 dakika once iplemedigim kiza yazmaya (baska kiz bu, bardaki degil) basladim, bi taraftan da patatesleri lupletiyorum. gerci biraz ac kaldim, yanimdaki mokofler patateslerin hatiri sayilir bir kismini benimle beraber tuketmislerdi. "mooaaaar" diyerekten fisherman shotlarini dayadim bunyeye. neyse alkol otobaninda hizla yol alirken, bir yandan da kizla muhabbete girmeye falan calisiyorum...pek pas yok...ama ben gecen haftaki vukuati unutmadigim icin bunyede bir hirs, pismanlik, kan, hirs, para vsvs var...dokanma cabalarim sari kartla sonuclanmadiysa da pek de hos karsilanmadi...ama olsun, bunun tokada kadar yolu vardi...fakat ictigim biralari isemem gerekiyordu ve seke seke odama gittim. 


mutfaga geri dondugumde gayet sehr scheisse bir vaziyet beni bekliyormus meger. yazmaya calistigim kiz birine yumulmustu...disko kapisindan giren arabeskci gibi hissettim kendimi...icimden "naalet olsun naalet olsun bu dunyaya" seklinde protest travmalar geciriyordum. hakikaten en brutal acidan ucun birini almistim. orada biraz agresyon oldu ama the dude abides gibi hiyarca bir dusunceyle hmpfss hmpfss sekilde siktimin mutfagindan ciktim.


bugun (epilog)


nezle




birkac gundur nezleyim. saga sola hapsuruyorum, sumuklerim akiyor, ses de phil anselmo gibi olmus. "bari hazir corba yapayim da bi halta yarar belki" deyu mutfaga yoneltim. iceride sadece "meraba meraba" dedigim bir kiz var. bunu ben bikac kere daha mutfakta gormustum, ama bizim katta oturmadigindan da eminim. "eeeh cok da zikimde, bu sehrin zabiti ben miyim a.k?" diyerek iplemedim. kimse neyse bana ne a.k. hatun kisisi "hej" dedi ben de "høøæøeæøe" seklinde selamimi verdim. ben corbayi sumuklerimi ceke ceke karistiriyorum. basladi sonra bu sormaya iste peynir kesmeye tel, alet erdavar var mi, baharatlar musterek mi raflarda vsvs...birisinin arkadasiymis o yokken odasinda kaliyormus faso fiso...sonra bu bayaa bi acildi, basladi bu iste okuldan zattan zuttan konusmaya...benim ise aklimda tek sey var: corba! mantarli corba! (the one and only)...ara ara ise benim pesonal space violate ediliyor hatun kisisi tarafindan. neyse...o ara olanlar oldu ve fantastik bir bicimde kizi ile salya, mukus (bu tek tarafli) ve bilimum epitel doku alisverisi yapmaya basladik. laaan laaan...icimde sanki bir amon amarth bir bloodbath konseri veriliyor (*woop* *woop*)...pankreasim pogo yapiyor, karacigerim crowd surfing...(bu arada corba yalan oldu)




sonuc


hakikaten kizlari anlamakta gucluk cekiyorum bilader. bu ne ya? saglikli, keser sapi iken (ohom pardon) tum cabalarima ragmen ucun birini aldim, hasta iken fantastik seyler oldu. bir seyleri surekli yanlis yapiyorum ama saksi bir turlu basmiyor, anlamiyorum yahu, anlayamiyorum. 


-(sigarasindan okkali bir firt ceker) cozucem...cozucem lan bu durumu
+siktir lan. sumugunu sil essek.



28/05/2010

Procrastination

With every daily step of procrastination one will surely meet failure and fall into the bosom of the void. But what else is therein? 

25/05/2010

Fener Baligi

http://theoatmeal.com/comics/angler

ustteki linkteki eseysel dimorfizm ultra geyik bicimde anlatilmis olsa da fener baliginin bu cinsel munasebeti gercek ve de hakikaten acayip.
erkek fener baliginin arabeski insanlardan yuzyillar once bulmus olmasi pek uzak bir ihtimal olmasa gerek...

21/05/2010

Procrastination

why is it that i always drink when i am supposed to be studying?
once i cleaned the entire room...god (if you exist) avert me from this temptation!

11/04/2010

The 5 Phases of Caffeine Intake

(theoatmeal.com'dan)
the crash kismina kadar hersey iyi de abartinca hayvanlar gibi el titremesi falan olunca hakikaten køtu oluyor kiymetli okurlar.

10/04/2010

2 Guzel Film


Dun aksam uyku tutmadigindan olsa nisan sayisi sinema dergisine bakarken gozume Eastern Plays (Sark Oyunlari) adli film ilisti. dedim bu kesin illegal download piyasasina dusmemistir ama sharebus.com'da yaptigim arama sonucu degil camrip'i dvdripini bulunca hemen sevindirik oldum. attim bunu jdownloader'a, cat cat indirdim.
her ne kadar ex uyusturucu bagimlisi olmasam da filmdeki Itso karakteri ve modern hayatta gucu olmasina ragmen yasamak icin tutunacak birsey bulamamasi, Sofya'nin kasveti (bkz. commieblocks), herkesin bombok/bos/duragan sekilde yasamasi cok saglam bicimde islenmis filmde. tamam konu cok da orijinal degil ve cogu avrupa filminde islenmis ama yønetmen bunu sikik bir sanat filmi yapmadan guzelce becermis. ayrica ben degil sadece Bulgarisan'i, dogu avrupayi boyle gercekci olarak gosteren film gormedim arkadas. +1 de buraya. izleyiniz. ama begenmezseniz de beni suclamayin ama. zevk/renk mevzuu.

2inci izledigim film ise Baska Dilde Ask.
Herhalde Saadet Isil Aksoy* 'un cillopluguna vurulup diger filmlerini ararken buldugum ve iyi ki de izlemisim dedigim bir film.

genelde civik ve chick-flick olan ask filmleri yuzunden bu janrdan film ancak yilda bir iki kere izlerim ama dayimlar da bu filmi cok iyi yapmis. tabii full gerceklik aramiyorsaniz. gene de gerceklik dozu cok da fena degil. en azindan issiz adam gibi tirto bir filmle karsiliastirisaniz.

*: lan oolm, analar neler doguruyor lan. ah saadet, vah saadet. ben bir cilegim ye beni, sømur beni saadet.

15/03/2010

Yalnizlik

"İnsan, yalnız yaşamak için hayvan veya Tanrı olmalı"

-Aristoteles (sanırsam)

Small set of aphorisms

*Total paid work is prostitution.
*You can not fight evil without becoming a little bit bad.
*Religion and intelligence are states of mind that are mutually exclusive

Nesneler ve Guzellik

"nesnelerin çekiciliği bize dokunmadıkları ölçüdedir. hayat hiçbir zaman güzel değildir;güzel olan hayat üzerine yapılmış betimlemelerdir sadece"
-Schopenhauer

23/02/2010

Uremek? Ama ama?

I suppose I have a really loose interpretation of "work" because I think that just being alive is so much work at something you don't always want to do. Being born is like being kidnapped. And then sold into slavery. People are working every minute. The machinery is always going. Even when you sleep.
-andy warhol

sol tassagindan øptugumun andy warhol'u, kim kac zamandir aklimda olan bir dusunceyi seneler evvel ne bicim de søze døkmus! valla da, durustce bu quote'u okuyunca cok sevinmistim. "demek tek manyak ben degilim bøyle dusunen" diye sevinc salyalari døkmustum klavyemin uzerine. hatta utanmadan buyuk konusuyorum: "bu saatten sonra sikseniz cocuk yapmam bilader!"

zergling gibi cogalan guruh søzum size ulan!: o dogurdugunuz cocugun belki de hic yasamama gibi bir istegi olabilecegini dusundunuz mu? ha? sevisgen larvalar! bundan sonra dusunun, "ayy cok sevimli olucak ama" gibi polyanna-seker kiz candy triplerine girmeyin lan! oyuncak ayi mi aq bu? beynine ddos attack yaptiklarim.

devlet uremeyi kontrol altina almali arkadas. ister fasist deyin bana ama insanlar øyle tavsanlar gibi cogalmamali. ancak nufus kirmizi cizginin altina dustugunde, kanban sistemiyle ureme sinyali verilmeli (kontrolsuz seks seks degildir).dunyanin hali ortada, boyle giderse distopik bir gelecek cok yakinda. gerci sikimde de degil ama, ben ekmegime bakarim arkadas. yeri gelir yamyam olurum (protein sart)

warhol hayatta olsa da birer kadeh raki icseydik søyle karsilikli. sofranin kralini kurardim namussuzum.

16/02/2010

Define: Life

Life is small, bearable doses of depression.

05/02/2010

C Level Title (the dude vatandaslik gørevini yerine getiriyor serisi)

Tamamen bilgilendirme amacli bir post :

ceo (chief executive officer) şirketin başı
cto (chief technical officer) teknik işlerin başı
cfo (chief financial officer) finanstan sorumlu baş
coo (chief operations officer) işletmenin genel işlerini yürüten baş
cao (chief administrative officer) iç işler müdürü
cio (chief information officer) it'ci
cmo (chief marketing officer) pazarlamacı
cqo (chief quality officer) kaliteci diye gidiyor bunlar işte.

[http://www.itusozluk.com/goster.php/c+level+title/@4209811 adresinden derivative work'tur, creative commons by-nc-nd lisansi]

01/02/2010

abyss relation


when you google a company, the company also googles you.
-the dude

so, be fucking careful where your name has been used on the internet.

18/01/2010

The Big Lebowski Shakespeare Tarafindan Yazilmis Olsaydi

evet var bøyle bisi: http://www.runleiarun.com/lebowski/
ahahah ne kadar bos zamani olan adamlar var yahu..elleaam yaw

15/01/2010

Motivasyon

oha! 2010'da hic post girmemisim, siftahi bu post olsun

~~~~

tdk'ya bakalim ne diyor motivasyon hakkinda:

motivasyon Fr. motivation

a. 1. İsteklendirme. 2. Güdüleme.

simdi modern cag (kapitalizm olsun sosyalizm 'olsaydi', farketmez) bizi oyle bir hale getirdi ki, motivasyonun sadece ders calismak & is hayatinda gecerli/elzem birsey oldugu kafamiza vura vura cakiliyor, kernelimize embed edilmeye calisiliyor.
aslinda insanlar icgudulerine gore kendi kendilerini motive ederlerdi ilk caglarda. yemek bulmak, zikismek gibi. mesela bir magra adami yemek bulmaya motive oldugunda diger seyleri onemsemez sadece tek bir amaca kenetlenirdi. kenetlenicek tabii ki adam, yemek bulamazsa mort da ondan. hayati birsey cunku. zikismek de turun devami icin onemli, icgudu+hormonlar bu motivastyonu yaratiyorlardi zaten.

e peki simdilerde ne oldu? 15 ects'lik sinavdan gecmek icin esek gibi calis. arkadasim insan icin calismak olum kalim meselesi mi? degil! e o zaman ben nasil motive olayim anuna koyim? ha?


zaten insan denen hayvan'in calismasi *dogal* birsey degildir. gozler 8-15 saat kitap okumak veya bilgisayar ekranina odaklanmak icin yapilmamislardir. ayrica insan saatlerce sandalye uzerinde de oturmak icin yapilmamistir. insan, zikismek, kosturmak, yemek, sicmak icin vardir. ayrica bir proje veya sinavdan sictiginizda kaciniz walter sobchack gibi "fuck it dude. let's go bowling" diyebiliyorsunuz? hemen aklimiza gelen, olayi nasil duzeltecegimizdir. iste modern hayatin dayatmasi budur.


yani gunun sonunda demek istedigim, is veya universite icin motive olmak zaten dogal birsey degildir. neden bu kadar ogrencinin calisma sikintisi cektigi apacik ortada. o zaman, bir dersten babalar gibi basarili olmak icin bunu olum/kalim savasi gibi beyninize yazmali ve dis etkenlerden etkilenmeyesiniz. bu da sanildigi gibi hic kolay bir mevzu degildir.

misal kendimden anlatayim. "hadi bugun sagda solda takildim, derse hic bakmadim. yarin tum gun oturup bakicam lan! hmpfsss!" diye gaza geliyorum malca. ertesi gun dayiyorum bunyeye kahveyi ve universiteye topukluyorum *calismak* icin. 1 saat baktim bakmadim ders materyaline, hemen aklima abuk subuk seyler gelmeye basliyor. kah kafamdan -neredeyse istemsizce- zakk wylde sololari caliyorum, hatta kimi zaman air guitar yaparken buluyorum kendimi. kah "off gecen gunku parideki kizin memeleri de amma buyuktu bea" gibi salyalarimi akitma eylemleri aklimdan gecip gecip duruyor. "neyse" diyorum masabasinda oturuken, "olm git bi disari hava almaya cik, bi de cigara ic, kendine gel lan!". gidiyorum iciyorum, ½ saat sonra karnim acikiyor ve eve gidiyorum. "lan ders de yalan oldu ama, koy gotune bea!" diyip olay bok oluyor.

su anda gene boyle bir vaziyet kendini tekerrur ediyor. cami aciyor, goke bakiyorum. sigaramdan derin bir nefes cekip, haykiriyorum: "amina koyacam senin motivasyon, pic!"

-yarraamin basini koyarsin. cok uzatma da siktir git otur masa basina gene. densiz seniii!